DÜŞÜNCE i. (düşünmek’ten düşün-ce). Düşünmek
işi, yetisi: Düşüncemiz alelâde şeylerden
bir adım ileriye gitmiyordu (A. H.
Tanpınar). İnsanın bütün değeri düşünceye
dayanır. || Bir kişiye veya topluluğa has
görüş, fikir: Her eser ister istemez bir, insanın,
bir toplumun düşüncelerini bildirir
(N. Ataç). Bu konudaki düşüncesini kolay
kolay değiştireceğe benzemiyor. || Teşm. yol.
Niyet, tasarı: Gelecekle ilgili düşüncelerimi
Şimdilik herkesten gizliyorum. || Sıkıntı, tasa:
Karac’oğlan devranım var demim var /
Yâr yitirdim düşüncem var gamım var (Karacaoğlan).
|| Düşünce darlığı, çözüm için
gerekli bir veya birçok unsuru gözönünde
bulundurmama tarzında ortaya çıkan akılyürütme
kusurü.
— Huk. Düşünce hürriyeti, ferdin serbestçe
fikirler edinebilmesi, fikir ve kanaatlerinden
dolayı kınanmaması ve bunları serbestçe
açıklayabilmesi hakkı v e , imkânı.
— Düşünce, ruhî olguların tümünü
veya hayvanın «aşağı zekâsı»nın karşıtı
k, sadece, insanin fikrî hayatını dile
getirmem İçin kullanılan bir kelimedir. «Düşünce
»yi «bilinç», «zekâ» veya «akıl»dan
ayırt etmek’ gerekir. Çünkü «bilinç», ruhî
olgunun içebakışla kavranabilen öznel yanıdır.
«Zekâ» ise, sadece insan ve insanın
kavramsal anlayışında değil, aynı zamanda,
hayvanda ve hayvanın duyumsal algılamasında
da ortaya çıkabilir. «Akıl» ise, insa-‘
nın, bazı kaide ve ölçülere göre düşünme
yeteneğidir. „
Demek ki, geniş, anlamda . düşünce, ruhî
olguların tümüdür ve «ruhî olguların bilimi
» olan psikolojinin konusudur. Bir ruhî
olgu nedir? Tabiattaki bütün gözlenebilir
olgular nesneldir, yani dışarıdan ve bu olguları
inceleyen herhangi bir kimse tarafından
bilinip tanınır.