gayda

gayda

Kamış borularla şişirilerek çalınan hayvan derisinden
çalgı. Gayda’da melodi delikli ya da deliksiz, çift ya da
tek çarpan dilli borularla çalınır. Çoğunlukla bu borular
bir oktav sınırında kalmakla birlikte, bu sınır bazı anah-
tarlar eklemeyle yükseltilebilir. Sayıları altıya kadir çıka-
bilen ve genellikle omuza yerleştirilen öbür boruların
her biri, sürekli aynı tonda çalarak melodiye eşlik eder.

Üflemeli bir çalgı olan gayda, bir tulum ile, bu tuluma takılı
borulardan oluşur. Dünyanın çeşitli yerlerinde, farklı adlarla
gayda türü çalgılar kullanılmaktadır.

Northumbria

Tulum genellikle koyun ya da keçi derisinden yapılır. En
ünlüsü İskoç gaydası olmakla birlikte, dünyanın hemen
her yanında farklı adlar altında gayda türü çalgılar kulla-
nılmaktadır.

Gay-Lussac, Louis,Joseph

Fransız fizikçisi ve kimyacısı (Saint-Leonard-de Noblet
1778-Paris 1850). Paris’te mühendislik okuluna giren-

lif.’- -i,” sir,’-’-./.””‘. -‘ıV’I

Louis Joseph
Cay-Lussac.

Louis Joseph Gay-Lussac, Monge, Hachette, Guyton,
Fourcroy ve Berthollet’nin öğrencisi oldu. Berthol-
let’nin laboratuvar hazırlayıcısı olarak, gazların ve bu-
harların genleşmesine ilişkin ilk araştırmalarını yaptı. 24
yaşında ısı genleşmesi katsayısının bütün gazlar için ay-
nı olduğunu kanıtlayan yasayı (Cay-Lussac yasası) bul-
du. Enstitünün isteğiyle, 1804’te iki kez balonla uçarak
yer magnetizmasındaki değişiklikleri inceledi. Ertesi yıl
Humboldt’la İtalya ve Almanya’da bir inceleme gezisi-
ne çıkıp, Fransa’ya dönünce, gazlı maddelerin bileşimi-
nin, yalın bir hacim oranı içinde olduğunu buldu (bu
buluşu, modern atom kuramının temelini oluşturdu).
Napolyon’un buyruğuyla, hazırlanan dev elektrik pilin-
de Thenard’la deneyler yapmakla görevlendirilip (pille
pek önemli sonuçlar elde edemedilerse de kimya tari-
hinin en parlak çalışma dizilerinden birini gerçekleştire-
rek, sodyum ve potasyumu kimyasal yoldan elde etti-
ler; sonra birçok alkali bileşik bulup incelediler; bor ile
flüoroborik asiti buldular; fosforlu ve sülfürlü hidrojen-
leri incelediler; klorun içinde oksijen bulunmayan yalın
bir cisim olduğunu ortaya koydular), 1813’te iyodu bul-
du ve yeni halojen konusunda eksiksiz bir inceleme
yaptı. 1815’te arı kimyayla ilgili deneylere girişip, siya-
nidrik asiti incelerken, siyanojeni buldu. Sonra araştır-
malardan uzaklaşıp, kendini yönetim görevlerine ve
çeşitli üniversitelerde ders vermeye adadı. Kimya ürün-
leri fabrikalarında hisseler satın alması, kimyada yeni
çözümleme ya da üretim yöntemleri bulmasını sağladı:
Alkali ölçme, klor ölçme, hava ölçme,sülfirik asit üreti-
mi. Temmuz monarşisi sırasında kısa bir süre senatör-
lük yaptı.

Gay-Lussac yasası: Bk. gaz.

GAZALİ, MEHMET 225

gayzer

Zaman zaman çok yükseklere kükürtlü su fışkırtan sıcak
su kaynağı. Gayzer adı, yaklaşık 30 etkin gayzer bulu-
nan İzlanda’dan (“geysir”) kaynaklanır. Derinlerden

ABD’de Yellowstone Ulusal Parkinda “Yaşlı Sadık“ (Old
Faithful) gayzerinin fışkırmasından görünüş.

gelen sıcak buharın etkisiyle, su sütununun belirli bir
buharlaşma derecesine ulaşarak alttan itilmesiyle fışkı-
rır; su belirli bir süre fışkırınca basınç azalmasına bağlı
olarak sıcaklık derecesinde düşme olur; su buharlaş-
maz ve gayzerin fışkırması durur; altta buharlaşmanın
belirli bir orana erişmesiyle, gayzer yeniden fışkırır.
Yeryüzündeki gayzerlerin büyük bölümü İzlanda’da,
Kamçatka yarımadasında, Yeni Zelanda’da ve ABD’de
de Yellowstone Ulusal Parkı’ndadır. Yellowstone Ulu-
sal Parkı’nda, “Yaşlı Sadık” (“Old Faithful”) adı verilen
gayzer, 100 yılı aşkın süredir 30-91 dakika aralıklarla,
1-5 dakika boyunca 50 m yüksekliğinde su sütunu fış-
kırtmaktadır.

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*