İŞCAN Haşim (1898-1968), idareci. Mülkiye’yi (1921) ve Hukuk Mekte- bi’ni bitirdi. Bir süre öğretmenlik ve gazetecilik yaptıktan sonra Tekirdağ, Erzurum, Antalya, Bursa, Samsun valiliklerinde bulundu. Bu görevi sırasında bulunduğu illere okul, liman, spor tesisi, hastane, park, kütüphane vb yapılar kazandırdı. Emekliye ayrıldıktan sonra 1964’de İstanbul Belediye Başkanlığı’na seçildi. Başkanlığı süresince İstanbul’a Saraçhane ve Unkapanı geçitleri, Eminönü yayalar köprüsü, Karaköy yeraltı geçidi ve çarşısı, Üsküdar Meydanı, sayısız sokakların onarım ve genişletilmesi gibi birçok eser kpzandırdı. ölümünden sonra yaptırttığı Saraçhane geçidine adı verildi.
askeri yasalarını uygularlardı. Ancak eski Yunan ve Roma’da işgalci güçlerin kumandanının yetkileri bir dereceye kadar sınırlanır, yerel yasa, adet, gelenek ve dine, kendi görevlerini engellemediği sürece, saygı göstermesi beklenirdi. 1625’de Hugo Grotius’ün yayınladığı De/ure belli ac picis adlı devletler hukuku kitabında işgal süresince insani ilkelerin benimsenmesinin gereği vurgulandı. Daha sonra bir çok yazar aynı konuyu işledi. Bu konuya ilişkin kimi ilkelere, değişik ülkelerin kendi orduları için çıkardıkları yönergelerde rastlanmaya başlandı. 1807 Le Havre, 1929 ve 1949 Cenevre konvansiyonları hemen hemen bütün dünyada kabul gördü. Ne var ki gerek I. gerekse II. Dünya Sa- vaşları’nda işgalci güçler, çoğu kez, insan haklarını ayaklar altına alan uygulamalar yaptılar. Bu nedenlerle BM Antlaşmaları ve Avrupa Güvenliği ve işbirliği Konferansı Sonuç Beigesi’nde devletlerin egemen eşitliği, sınırların dokunulmazlığı ve toprak bütünlüğü gibi uluslararası ilişkilerin temel kuralları sayılarak, işgali meşru kılma yolundaki her türlü girişim dışlandı. Egemen bir ülkenin, egemenliğini yitirmeksizin BM Antlaşmaları çerçevesinde bir diğer ülkenin askersel güçlerinin yardımını istemesi ise, uluslararası hukuk bakımından işgal olarak görülmez.