İSLAM BAŞKASI İÇİN YAŞAMA DİNİDİR

İSLAM BAŞKASI İÇİN YAŞAMA DİNİDİR

İslam'da Hoşgörü (Müsamaha)

İslam’da Hoşgörü (Müsamaha)

Ahmet Karakullukçu
Muhterem Gönül Dostlarımız,

Bu sayımızda sizleri sene-i devriyesi olması hasebiyle cok yakın bir geçşte 23 Ekim 2006’da ah rete irtihal eden Muh-:erem Ahmet KARAKUL-LU- ÇU Hocamız ile ka-

 

hterem Hocamız

– = • • ■ endilerine yakın * ı~a::a :. _. *an Sayın Eroı Aydem r -di e yapmış olduğum uz s:. as . sîzlerin istifadelerinize sunmak istiyorum.

“Aramızdan ayrılalı dört sene geçti ama Karakullukçu Hocamız bize bıraktığı emanetler ve hizmetler ile hala dipdiri ve her gün aramızda. Çok sevdiği Peygamberimiz (SAV) Efendimiz ile geçen 73 yıl. Her gün Kur’an ve sünneti anlatmak, Ahlâk-ı Muhammedi’yi yaşamaya çalışmak en büyük arzusu ve gayreti idi. Bu konuda ”Ben, size hayatımda yaşamadığım hiçbir Hadis-i Şerif’i aktarmadım” buyurarak dinlediklerimizi hayatımıza bik etme hususunda bizlere güzel örnek olurlardı. Her seher vakitlerinde ; – s: rif ezberleyip; önce 20 . V.a: Reis Camii’nde (1975-1 “E _ a da, 10 yıl (1996-2006
rat Reis Camii hem de Müslüman kardeşlerine tahsis ettiği sohbet evinde bize aktararak, Rasulullah (SAV) Efendimiz ile beraber oldular. Vefatından takribi 2 yıl sonra se.e-‘ o;r gönü! dostunun rüyasına girerek: “Vallahi ben her ç^n Rasulullah(SAV) ile beraberim c e -ç defa üst üste yemin ede-a- <abır halini bizlere bildirdiler.

boyu Rasulullah (SAV) Efen-: ~ : e geçen bir hayatın en gü-
Emekli İzmir Müftüsü olarak çok geniş bir çevreye sahip idiler. İzmir’in önde gelen ticaret erbabını ve hizmet ehlini çok yakından tanımışlar, hep istişare için başvurulan olmuşlardı. Emekli olduktan sonra da Murat Reis Camii Vakfı, Ahmet Tatari Vakfı, Yusuf Cevat Başçı Vakfı başta olmak üzere bu vakıfların kurulması ve hizmetlerinde önde oldular. Merhum Ahmet Tatari ile Taç Sanayi Tekstil Fabrikası idare heyetinde ve hayır işlerinde 10 yıl her gün birlikte çalıştılar. Murat Reis Camii, İlahiyat Fakültesi Camii, Murat Reis Erkek Kur’an Kursu ile Yusuf Cevat Başçı Kız Kur’an Kursları’nın yapımı ve kursların devamında gayret göstererek bu emanetler yetiştirdikleri gençlere, yar bizlere bırakarak huzurla, tebessümle ahrete göçtü-
ler.
Sohbet evimizin ilk teme Medine-i Münevvere’de bir sabo, namazı sonrası otelin lobisinde birlikte içilen çay v^ yapılan sohbetlerle atıldı. Umre dönüşü Hocamız bizlere, evimin zemin katını c sohbet ve toplanma yeri yaprra< istiyorum, her sabah cami dör_-şü bu bereketli saatleri değer a’ ■ d;nr b rbirımizle tanışır, kaynaş

diyerek düşüncelerini açıkladılar. Bizlerden bu konuda destek istediler, seve seve kabul ettik. Bir de çorba pişirsek de ikramımız olsa diyerek eski dergahların bereketli ve şifalı çorbasını bize tattırdılar. 1996′ dan beri her sabah bu çorba ikramı ve Hadis-i Şerif sohbeti devam ediyor Elhamdülillah. Hz. Rasûl (SAV) Efendimiz’in Sahabe-i Kiram Hazeratı ile her sabah namazı sonrası yaptığı sohbet ve tirit çorbası sünneti ihya ediliyor, hem gönüllere hem de bedenimize şifa oluyor inşallah. Bu bereketli toplantılar akşamları da sohbet evimizde devam etmekte. Haftanın dört gecesi erkeklerin, gündüzleri de hanımların çay sohbetleri ve Kur’an-ı Kerim, Fıkıh, ilmihal dersleri e dolu dolu bir hizmet. Hocamız ardında bir veya birkaç fabrika bıra<ıp gitseydi acaba ahiret kazanç olarak daha bereketli bir yat r m olur muydu?

Ayrıca Kur’an Kursları’ndaki eğitim-öğretim faaliyetleri nedeniyle kazanılan sadaka-i cariye sevapları, hocamız,n diğer ahiret ya-;rmları. Çünkü o çocukluğundan t baren Kur’an-ı Kerim ve Hadis-i Şer-er ışığında bir hayat sürme gayretinde, Sahabe-i Kiram meşre-b “de idi.

Alah (CC) ve Rasûlü’nü (SAV ““-şe.aen ço< se.~e~ z gerekti-“1 bir imana böylece ula-şac eceğ m izi göz yaşıarı içerisin-se oe t r dünya ekse” c r ahiret -a/at değil de, ar ‘et eksenli bir dünya hayatı yaşayarak Cenab-ı -.=<« raz edebileceğimizi ifade r’: -e’ ş ~;zde Rabbimizin ‘zasır a rsak Rabbimizin de t’ ~c~e eze .ardımcı olacağını rrr .a dalar, Rıza-i İlahi’yi

-…t r :î ‘ : acağımı– – att <ıarı Hadis-i

Ie”e’aen aıian ibretlerdi. Din ‘ r” : ‘ r’cettr buyura-önemini belirtir-‘ SAV Efendimiz’in Iz-aoe- \’am sohbetlerle yetiş-: :” anlatırlardı. Sohbetsiz bir *: :-t* ‘a/at nın bir kanadı olma-: t : acağını ve yükselip ~-mkün olmayaca-
ğını söylerlerdi. Kur’an-ı Kerim’i tefsir edip açıklayan en önemli unsurların sünnetler olduğunu, buna da mahruti(konik) çadır misalinin en güzel örnek olduğunu ifade ederlerdi. Çadırın orta direğinin Kur’an-ı Kerim, çadırı tutan ipler ve kazıkların da sünnetler olduğunu, İslâm düşmanlarının sünnetleri ortadan kaldırarak yani çadırın yan ip ve kazıklarını keserek Kur’an-ı Kerim’e zarar verebileceklerini anlatırlardı. Çünkü Kur’an-ı Kerim’i en iyi anlayıp anlatan; Kur’an’ın muhatabı Hz. Rasulullah (SAV)’dır, bütün fiili, kavli, takriri sünnetler Kur’an-ı Kerim’in meali ve tefsiridir, sünnetlere sarılarak dinimizi muhafaza edelim derlerdi. Kadın, erkek, genç, yaşlı herkese insan oldukları için değer verir ve onları tek tek dinlerler, dertlerine çareler ararlardı. İslâm’ın, kendimiz için değil başkası için yaşama dini olduğunu , içtimaileşmenin yani cemaatleşmenin şart olduğunu çünkü “şeytanın bir kişiyi en kolay, iki kişiyi daha zor, üç ve daha fazla kişiyi ise çok zor alt edebileceğini” bizlere telkin ederlerdi. Bu konuda örnek bir cemaatleşme tesis ederek ardında sevenlerini bırakıp göçtüler.

Her hafta bir kor^ hakkındaki Hadis-i Şerfler tooa.arak onla-
rı sohbetlerinde bizlere aktarır ve “her sohbet ayrı bir bereket çünkü sîzlerin bereketi ile aynı Hadis-i Şeriflere ayrı ayrı izahları Cenab-ı Hakk bize bildiriyor ve size aktarıyorum” derlerdi. Kur’an-ı Kerim’i mealinden okuyarak kendi kafasına göre anlamaya ve anlatmaya çalışanlara çok kızar, Hadis-i Şerifleri ve Rasulullah (SAV) Efendimiz’i devre dışı bırakanların ya hain, ya da ahmak olduğunu söylerlerdi.

Her yıl sevdikleri gönül dostları ile yaptıkları Umre ziyaretleri hocamızı çok duygulandırır ve yaşlı gözlerle Medine-i Münevvere’de Rasulullah (SAV) Efendimiz’e kavuşmanın sevincini yaşarlar, yaptıkları Umre sohbetleri ile bizlere de bu aşklarını yaşatırlardı. Kâbe-i Muazzama’da sabah ve yatsı namazları sonrası yapılan tavaflar ve Makam-ı İbrahim’deki dualar, bize hocamızdan kalan en bereketli hatıralardır. Gönül dostları vefatından sonra da bu Umre ziyaretlerini 4 yıldır devam ettirmekteler, bundan sonra da devam edecek İnşall-lah! Rabbimiz bizlere şefaatçi eylesin ve ahirette de bir arada olalım.

Velhasıl Kur’an-ı Kerim’e hizmet, sünnete ittiba ile geçen bir ömrün sonunda ölüm, ancak bir Şeb-i Arûzdur.”

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*