kompleks
Psikanalizde, duygu yüklü ve kısmen ya da bütünüyle bastırılmış bellek öğeleri bütünü. Kompleks terimi ilk olarak 1906’da Cari Jung tarafından, şizofrenlerin düşünce ve davranışlarına ilişkin çözümlemelerde kullanılmıştır. Kompleksler, genellikle erken çocukluk döneminde ortaya çıkar, ama kişinin erişkinlik deneyimleri ve tutumu üstünde belirleyici etki yaparlar.
Çok bilinen bir kompleks örneği, Alfred Adler’in aşağılık kompleksidir (“eksiklik karmaşası”da denir). Ad- ler’e göre, küçük bir çocuk kendisini başkalarıyla, özellikle de anne babasıyla karşılaştırarak ölçmeye yönelir ve bu karşılaştırma sonucu, güçsüzlük, yetersizlik duygusuna kapılır. Bu aşağılık duygularını yenme ve onların yerine üstünlük duygularını geçirme gereksinmesi, bu durumda çocuğun daha ileri ruhsal gelişmesinde itici bir güç haline gelebilir.
Adler’in, aşağılık kompleksinin kaynağının, çocuğun kendini başkalarıyla karşılaştırma süreci olduğuna inanmasına karşılık, Sigmund Freud, komplekslerin, çocuğun doğal cinsel ve saldırgan içgüdülerinin olgunlaşmasının sonucu olara’k doğduğunu öne sürmüştür. Sözgelimi, Oidipus ve Elektra kompleksleri diye adlandırılan kompleksler, bir çocukta karşı cinsten anne-babasıyla belli belirsiz bir cinsel birleşme isteği geliştiği ve aynı cinsten anne-jbabasına karşı düşmanca bir rekabet duyduğu zaman ortaya çıkar, iğdiş olma kompleksinde
çocuk, cinsel ve saldırgan isteklerine ceza olarak cinsel organlarının sakatlanacağı ya da sakatlanmış olduğu» duygusuna kapılır.
Bu tür kompleksler çözülmeden kalır ve erişkin yaşamda sürerlerse, kişinin aşk ilişkilerinde ve üretken olarak çalışmasında bozukluklara yol açabilirler.