Hamd, Allah’a mahsûstur. (O’na hamd ederim.) O Allah ki, vehim okları O’nun sun’-i bediinde [güzel eserinde] bir gedik ve bir menfez bulamaz. O’nun san’atınm inceliği karşısında akıllar duraklar; şaşkınlık ve hayret içinde ric’ate mecbûr kalırlar. O’nun ni’met- leri, lütûf ve ihsanlan —isteseler de istemeseler de— ardı arkası kesilmeden bütün âlemleredir. O Allah ki, insânları nutfeden yaratıp aralarında yakınlık ve hısımlık bağlannı te’sîs etmesi, yarattığı şehvet hissi ile onları evlenmeğe mecbûr edip nesillerini yaşatması, sonra aralanndaki akrabalığa ehemmiyet vermesi, sonra bu sebeble zinâyı harâm edip son derece takbih etmesi, zinâya yeltenmeyi açık ve çirkin bir cürüm kabû1 edip evlenmeyi mübâh ve onu emir ve teşvik etmesi, O’nun en güzel ve en ince vasıflanndan birini teşkil etmektedir. Kâr ve zarâr, iyi ve kötü, kolay ve çetin, dürülmüş ve dağılmış olarak, İlâhî m ukadderat deryâlarımn insânlar üzerine akıtılmış olduğuna tenbîh için, izzetlerini yıkmak ve kuvvetlerini kırmak üzere insânlara ölümü mukadder kılan, sonra rahim tarlasına tohumunu saçtırmakla ölümün getirdiği boşluğu doldurmak üzere yeni mahlûklar yaratan Allah’ı noksân sıfatlardan tenzih ederim. Hesâba sığmayacak, ölçülüp sayılamıyacak kadar sonsuz salât ve selâm, korkutucu ve müjdeleyici olarak gönderilen, Hazret-i Muham- med’e ve Onun Âl ve Ashâbı üzerine olsun. Bundan sonra bilmiş ol ki: Nikâh dîni korumağa yardımcı, şey tanı zillete uğratıcı olduğundan, Allah’ın bu düşmânına karşı en sağlam bir kal’a ve hisan ve Resûl-i Ekrem’in, diğer peygamberlere karşı iftihâr edeceği nesil çokluğunun yegâne sebebidir. O hâlde bundan daha ziyâde, sebeblerini araştırmağa, sünnet ve âdâbına riâyet edilmeğe, fasıl ve kısım lannı tafsîl ve îzâha lâyık, ne olabilir? Evlenmenin ahkâmından bilinmesi lüzûmlu şeyler, üç bâbda açıklanabilir:
NİKÂH ADABI
17
Kas