Orta nesir

Orta nesir

Yüksek topluluk yazarlarının çoğu halkın konuşma dilinden hayli farklı olan orta nesir yolunu seçmişlerdir. Bu nesir yolunda temel ilke, anlaşılmaktır. Yazarın asıl amacı, söz ve anlam sanatları yapmak değil, anlatmak istediği şeyi doğrudan iletmek olmuştur. Ara sıra «seci»lere de (cümle sonundaki kafiyelere) yer verilen orta nesir türünde Selanikî Tarihi, Hasanbeyzade Tarihi, Gelibolulu Âli’nin Künhü’l-Ahbâr’i (Haberlerin Kaynağı), Âşık Çelebi’nin Meşairü’ş-Şuara’sı (Şairlerin Duyuları), Kâtip Çelebi’nin Düstur’ül-Amel ve Mizanü’l-Hak gibi eserleri sayılabilir. Coğrafya, tıp, biyografi kitapları, gezi eserleri, resmî yazılar orta nesir kapsamına alınabilir. Bazı yazarların daha süslü ve sanatlı yazma yeteneklerini okuyucuya gösterebilmek amacıyla kitaplarının giriş bölümlerini çoğu zaman ağdalı bir dille yazmaları fakat kitapların ana bölümlerinde sade nesri kullanmaları ilginçtir.

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*