Genel

YUNANİSTAN

RESMİ ADI: Helen Cumhuriyeti.
YÖNETİM BİÇİMİ; Tek meclisli, çok partili cumhuriyet. YIJZÖLÇÜMIJ: 131.957 kml NÜFUS (1992): 10.288.000.
BAŞKENT: Atina.

BAŞLICA KENTLER (1991): Atina (748.110), Selanik
(377.951), Pire (169:622), Patras (155.180), Peristerion (145.854).
Andreas Papandreu önderliğindeki Panhelenik Sosyalist Hareket (PASOK) 1985’teki seçim zaferiyle ikinci dönem hükümette kaldı. Ama derinleşen ekonomik bunalım ve Ege Sorunu’na bağlı olarak ABD ile gerginleşen ilişkiler hükümetin yıpranmasına yol açtı. Böylece Haziran 1989’daki genel seçimlerde PASOK yenilgiye uğradı. Konstantin Mitsotakis önderliğindeki sağcı Yeni Demokrasi Partisi (ND) birinci parti olmakla birlikte parlamentoda çoğunluğu sağlayamadı. Seçim kampanyası sırasında yolsuzluklara ağırlık veren ND ile komünistlerin denetimindeki Sol İttifak, beş ay sonra yapılacak seçimlere kadar bir koalisyon hükümeti kurma konusunda anlaştılar.
Kasımdaki genel seçimlerde ND salt çoğunluğu 3 milletvekilliğiyle kaçırınca siyasal kilitlenme çözülemedi. Bunun üzerine ülkeyi yeni seçimlere götürmek üzere bütün partilerin yer aldığı bir hükümet kuruldu. Siyasal gerginlik ortamında terörist eylemler tırmanırken, kendi haline bırakılan ekonomide sorunlar büyüdü. Bir başka sorun anlaşma süresi dolmak üzere olan ABD askeri üs ve tesislerinin geleceğiydi. Bu arada Batı Trakya’daki Müslüman azınlığı temsil eden adayların seçimlere katılmasıyla or^ taya çıkan gerginlik Türkiye’yle ilişkilere yeni bir boyut kattı.
Nisan 1990 seçimlerinde sandalyelerin yarısını kazanan ND’nin lideri Mitsotalds’in kurduğu hükümet bir bağımsız milletvekilinin desteğiyle parlamentodan güvenoyu aldı. Sağın iktidara dönüşünü pekiştiren ikinci adım, 1985’te cum-hurbaşkanlığmı bırakmış olan Konstantin Kara-manUs’in ikinci kez bu göreve seçilmesi oldu.
Mitsotakis hükümeti sol iktidar döneminde artan kamu harcamalarını kısmak için ciddi bir kemer sıkma programına yöneldi. Bunu izleyen grev dalgasına karşın, ND belediye seçimlerinde başarı gösterdi. Doğu Avrupa’daki gelişmelerin de etkisiyle muhalefette beliren siyasal
kargaşa hükümetin küçük bir çoğunluğa dayanarak ayakta kalmasına yaradı. Hükümet göreve gelişini izleyen üç ay içinde ABD’ye Yunanistan’da askeri üs bulundurma yetkisini veren anlaşmayı sekiz yıl uzattı. ABD’nin Yunanistan’daki önemli tesislerinin sayısını yarı yarıya azaltması hükünıetin işini kolaylaştırdı.
Balkanlar’daki sosyalist rejimlerin çözülrne-siyle etnik düşmanbkların şiddetlenmesi, Yunanistan’ın komşu Arnavutluk, Yugoslavya ve Türkiye’yle ilişkilerini kötüleştirdi. Batı Trakya’daki Türkler’in siyasal baskılara karşı direnişe geçmesi yöredeki Hıristiyan halkla çatışmalara yol açtı. Bu gerginlik Türk-Yunan ilişkilerine de yansıdı. Ama iki taraf da kendi açısından görüşme kapısını açık tutmayı yeğledi. Türkiye Avrupa Topluluğu’na (AT) tam üyeük girişimi için Yunanistan’m iyi niyetini sağlamak istiyordu. Yunanistan ise Kıbrıs sorununa çözüm bulunmasını ve sınırların dokunulmazlığı konusunda güvenceler verilmesini talep ediyordu.
Mitsotakis önceki iktidarın tersine, ABD ve Batı Avrupa ülkeleriyle ilişkileri geliştirmeye ağırlık verdi. İsraili resmen tanımaktan kaçınan tek Avrupa ülkesi olan Yunanistan, Mayıs 1990’da İsrail’le tam diploniatik ilişki kurdu. Körfez Bunahmı’mn ardından Suudi Arabiş-tan’a hareket eden kuvvetlere geçiş kolaylıkları sağlandı.
Hükümet 1991’de grevler ve gösteriler nedeniyle ekonomik programlarını uygulamada ba-şarıh olamadı ve geri adımlar atmak zorunda kaldı. Arnavutluk’tan gelen Yunan asılh mültecileri geri gönderme çabaları başarısızlığa uğradı. Makedonya’nın bağınısızhğa yönelmeşi yeni bir dış politika sorunu doğurdu. Hükümet Makedonya’nın Eski Yunan mirasının bir parçası sayılan bu adı kullanmasını önlemeye çahştı. AT Haziran 1992’de yeni devletin Yunanistan’ca kabul edilebilecek bir adı benimseme koşuluyla tamnacağını açıkladı. Yunanistan’da milliyetçi bir, dalgalanmaya yol açan sorun sürerken, Türkiye, Bulgaristan ve Rusya yeni Makedonya devletini tanıdılar. ,
Yunanistan 1992’de AT’nin askeri güvenlik örgütü Batı Avrupa Birliği’ne (BAB) katıldı. BAB bu kararı onaylarken Türkiye’nin de ortak üyeliğe ahnmasını ve askeri yardım yükümlülüğünün üye ülkeler ya da ortak üyeler arasında çatışma çıkması durumunda uygulanmamasını şart koştu.

Parlamento Temmuz 1992’de büyük bir çoğunlukla Maasricht Antlaşması’m onayladı. Avrupa birliğine yönelik en önemli adım sayılan bu antlaşmanın gereği olarak ekonomide yapılması gereken reformlar da kıl payı parlamentodan geçirildi. Piyasa ekonomisi uygulamalarına dönüş enflasyonun yüzde 15’e. kadar yükselmesine yol açtı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir