Yazar Arşivi: kozlu

Rami Kışlası Bir Şehir Müzesi’ Olacak

Rami Kışlası Bir Şehir Müzesi’ Olacak Sultan Üçüncü Mustafa döneminde yaptırılan Rami Kışlası, içinde Tarih ve Medeniyet Müzesi ile Eyüp el-Ensarî Panorama Müzesi’nin de bulunduğu şehir müzesine dönüştürülecek. Böylece tarihî kışla müze, kütüphane ve peyzaj düzenlemesiyle halkın hizmetine sunulacak. Müzede; ziyaretçilerin gezebileceği büyük bir avlu ve iç mekânlar inşa edilecek. Avluda ise sergi salonları ve gezi mekânları yapılacak. Ayrıca ziyaretçiler ...

Devamını Oku »

Karadeniz’de Bizans Gemisi Bulundu!

Karadeniz’de Bizans Gemisi Bulundu! Rusya’nın geçen yıl Ukrayna’dan ilhak ettiği Kırım bölgesindeki Sivastopol şehri açıklarında Bizans gemisi bulundu. Karadeniz’in 82 metre derinliğinde ortaya çıkarılan 120 metre uzunluğundaki gemi, yüzyılın en büyük arkeolojik buluşu olarak görülüyor. Batığın Kırım’a yük taşıyan bir ticaret gemisi olduğu zannediliyor.

Devamını Oku »

5 Asırlık Hamam Yıkılmak Üzere

5 Asırlık Hamam Yıkılmak Üzere İstanbul’un önemli kültür mirası arasında yer alan ve yıllardır kapısı kilitli bulunan Çardaklı Hamamı bakımsızlıktan yok olmak üzere. Fatih ilçesinin Kadırga semtindeki tarihî yapı, yıllardır kaderine terk edilmiş halde ihya edileceği günü bekliyor» Çatısında otların bittiği, duvarlarında çatlakların oluştuğu 512 senelik tarihî bina adeta bir harabeyi andırıyor. Hamam mevcut haliyle sokak hayvanlarının meskeni haline gelirken, ...

Devamını Oku »

KIRIM TARİHİNE AKADEMİK BAKIŞ

KIRIM TARİHİNE AKADEMİK BAKIŞ Bu eser, her biri sahasında uzman ve yalnızca Kırım tarihiyle uğraşan akademisyenler tarafından kaleme alınan on beş makaleden meydana gelmektedir. Günümüzdeki en mühim problemlerden biri olan Kırım meselesini uluslararası konjoktürde ele alan bu çalışma büyük bir ihtiyaca cevap verecektir. Mecelle, “Ezmânm tagayyürü ile ahkâmın tagayyürü inkâr olunamaz” der» Yani aslî hükümlerden olmayan bir kısım cüz’î hükümler, zamanın ...

Devamını Oku »

ZENCEFİL,

ZENCEFİL,   köksaplanndan baharat elde edilen çokyılhk otsu bir bitkidir. Doğu Hint Adalan’nda yabanıl olarak yetişen bu bitki (Zingiber officinale) yaklaşık 1 metreye kadar boylanır. Mızrak biçimindeki sivri uçlu yaprakları tarçın kokuludur. Gövdelerin ucunda sık öbekler oluşturan, küçük, yeşilimsi san çiçekler açar. Çiçeklerin, üzerinde san çizgiler ve benekler bulunan mor renkli, sarkık bir dudağı vardır. Toprakaltında geliştirdiği etli gövdeleri ya ...

Devamını Oku »

ZEKÂ,

ZEKÂ,     insan gelişmesinin en temel öğelerinden ıbiridir. Çok değişik tanımları olmasına karşın, bireyin doğuştan sahip bulunduğu, gelişnıeye açık zihinsel bir işlev olduğu konusunda psikologlar görüş birliği içindedir. Ayrıca zekânın kalıtımla kuşaktan kuşağa geçtiği; deneyim, öğrenme ve çevre etkisiyle bi- çimlendiği ve geliştiği de kabul edilmektedir (bak. KALITIM VE Genetik). Beslenme, eğitim, aile yaşamı gibi toplumsal ve ekonomik’ etmenlerin ...

Devamını Oku »

ZEHİR VE ZEHİRLENME.

ZEHİR VE ZEHİRLENME.     Bitkilerin ve hay-vanlann genellikle savunma amacıyla ürettikleri bazı doğal maddeler ile doğada bulunan ya da insan eliyle üretilen çeşitH kimyasal maddeler canhiann fizyolojik işlevlerini aksatabilir, hatta ölümüne yol açabilir. Bu etkiyi gösteren bütün maddelere zehir denirse de, bir canlının dokulannda oluşan ve başka bir canlıya zarar veren biyolojik zehirlerin toksin olarak adlandıniması daha doğrudur. Zehirlenmelerin ...

Devamını Oku »

ZEHİRLİ BİTKİLER.

ZEHİRLİ BİTKİLER.   Bazı bitkilerin çiçek, yapraky tohum, meyvem kÖk gibi çeşitli’Organlarında ya da bütün dokulârıhda zehirli bileşikler bulunur. Bitkilerin bu zehirleri otçul hayvanlara, ‘karşı bir savunma âraci? blarâk ürettikleri sanılmaktadır. . Doğalda küçük otsu bitkilerden ağaçlara kadar .çok .çeşitli .zehirli bitki örneklerine rastlanır; Bunİaridâri” bâzıları, örn.eğin ötlak-larday;etişen zehirli bitkiler kpyün,.keçii şığir, at gi6i. .otçüt hayvanlar’ için çok tehlikelidir. Bitkilerdeki ...

Devamını Oku »

ZEBRA.

ZEBRA.   Atın yakın akrabalarından olan zebralar siyah ve beyaz çizgili postlarından ötürü kolayca tanınır. Yalnız Afrika’da bulunan bu hayvanlar seyrek ağaçlı ve otlarla kaplı açık alanlarda yaşar, sık sık antiloplarla karışık sürüler oluştururlar. Zebraların da en büyük düşmanı, tüfekli insanlar sayılmazsa aslandır. Zebralar Afrika’ya gelen Avrupalılar’ın acımasız kırımı karşısında önemli ölçüde azalmıştır. Varlığını sürdüren üç türünden dağ zebrası {Equus ...

Devamını Oku »

ZATÜRREE

ZATÜRREE   ZATÜRREE ya da pnömoni, akciğer dokusundaki yaygın iltihaplanmayla tanımlanan bir grup hastalığın ortak adıdır. Arapça’dan dilimize geçen zatürree sözcüğü de akciğer iltihabı anlamına gelir. Solunum yoluna kaçan yabancı niâddeler ve doku yıkımıyla sonuçlanan ağır kazalar da akciğer iltihabına yol açabilir; ama bu ad altında toplanan hastahk-lann etkeni genellikle mikroplardır. Zatürreenin başlıca sorumlusu olan çeşitli bakterilerin yanı sıra virüsler ...

Devamını Oku »

ZARGANA.

ZARGANA.     Zarganalar ılıman ve tropik bölgelerdeki deniz kıyılannda yaşayan 60’a yakın bahk türünden oluşur. Zıpkını andıran gövdeleri gibi çeneleri de ince uzundur. Sırt yüzgeci geride ve anüs, yüzgeciyle aynı hizada yer alır. Gözleri iriliğiyle dikkat çeker. Parlak gümüşsü gövdeleri çok ince ve kolayca dökü-lebilen pullarla örtülmüş, çeneleri küçük ve keskin dişlerle donanmıştır. Sürü halinde do-laşian küçük balıklar temel ...

Devamını Oku »

ZARF.   Bir eylemin, bir sıfatın ya da başka bir  zarfın anlamım zaman, yer, ölçü, nitelik, soru gibi yönlerden etkileyen sözcüklere genel olarak “zarf’ ya da yeni terimiyle “belirteç” adı verilmektedir. Türkçe’de zarflar isim ve sıfattan kesin olarak aynlamazlar; ama bir ismin ya da sıfatın cümle içindeki görevi nedeniyle zarf olduğu dikkati çeker. Sözgelimi, “Geceyi severim” cümlesinde “gece” isimdir; “Gece ...

Devamını Oku »

ZARARLI OTLAR.

ZARARLI OTLAR.     Tarla, bağ, bahçe ya da park gibi özel olarak düzenlenmiş ekili »alanlarda kendiliğinden yetişen yabani bitkilere zararh otlar denir. Bunlann zararh kabul edilmesinin iki nedeni vardır: İlki, toprağın besinini tüketerek tanm bitkilerinin sağhklı büyümesini engellemeleri, İkincisi de bitki hastahklannm yayılmasına yol açmalandır. Avustralya’nın Rockhampton kentinde tek başına ayakta kalabilmiş dev bir frenkinciri. Bir zamanlar Avustralya’ya Orta ...

Devamını Oku »

ZARARLI HAYVANLAR

ZARARLI HAYVANLAR   denince, tanm ürünleri, yiyecek, mobilya, giysi ve ahşap eşyalar gibi insanın yararlandığı maddelere ya da doğrudan insana zarar veren her çeşit hayvan anlaşılır. Bu zararlıların büyük bir bölümünü böcekler oluşturur. Ama fare, keme gibi kemiriciler ve birçok kuş türü de ürünleri yağmalayıp tehlikeli hastahklan bulaştırarak önemli zararlara yol açar. Göçmen çekirgeler en korkulan zararlılar arasındadır. Göçmen çekirge ...

Devamını Oku »

ABDÜLMECİD

Abdülmecid (25 Nisan 1823, İstanbul – 26 Haziran 1861,İstanbul), 31. Osmanlı padişahı ve 110. İslam halifesidir. II. Mahmud’unBezmialem Sultan’dan olan oğludur. Döneminde Tanzimat Fermanı’nı ilan ettirmesiyle meşhurdur. Osmanlı Devleti’nin son dört padişahının babası olup, en çok sayıda oğlu padişahlık yapan, Osmanlı Padişahı olan Abdülmecid, babası gibi tüberküloza yakalanmıştı. Ihlamur Kasrı’nda öldüğünde 38 yaşındaydı. Fatih’te, Sultan Selim semtinde, Yavuz Selim Camii Haziresi’nde, Sultan ...

Devamını Oku »

PADİŞAH

Padişah (Farsça: پادشاه), bazı İslam hükümdarları tarafından kullanılan ve yücelik belirten unvan. Farsça bir sözcük olup “şahların en büyüğü” manasına gelmektedir. Esasen İslamiyet öncesi İran’da hüküm süren Sasani hükümdarlarının sıfatı iken daha sonra Osmanlı hükümdarları ve Delhi sultanları tarafından benimsenmiştir. Hindistan’da bazı bölgesel İslam hükümdarları (örneğin Maysor hükümdarı Tipu Sultan) ile Afganistan’daki Dürraniler de “padişah” unvanını kullanmıştır. Sözcüğün aslı Eski ...

Devamını Oku »

ZAR.

ZAR.   Zar oyunlarında ve birçok masa oyununda hamleleri beHrlemekte kullanılan zar, her yüzünde birden altıya kadar değişen sayıda nokta bulunan küçük bir küptür, Kar-şıhklı iki yüzde bulunan noktaların toplamı yedidir. Oyuncu zarları avucunda ya da bir zar kabı içinde sallayarak düz bir yüzeye atar. Yuvarlanan zarlar sonunda tümüyle rastlantısal olarak bir yüzü üzerinde durur. Zarın üstte kalan yüzündeki nokta ...

Devamını Oku »

ZAPATA,

ZAPATA,   Emiliano (1879-1919). Meksika Devrimi’nin önderlerinden ve bir halk kahramanı olan Emiliano Zapata bir köylü ailesinin oğlu olarak dünyaya geldi. Zapata 17 yaşındayken babasını kaybetti. Bir yıl sonra köylülerin topraklanna el konulmasına karşı bir protesto hareketine katıldığı için tutuklandı. Salıverilmesinin ardından askere alındı. Daha sonra, köylülerle bidikte toprak mücadelesini sürdüren. Zapata, Meksika diktatörüne karşı ayaklanan Francisco Madero’ya katıldı ve ...

Devamını Oku »

ZAMİR.

ZAMİR.     Cümlede isimlerin (ad) yerine kullanılan, kişi, soru, gösterme ve belgisizlik kav-ramlan taşıyan sözcüklere “zamir”’ya da yeni terimiyle “adıl” denir. Zamirler cümle içinde öbür isim soylu sözcükler gibi özne, tümleç ve yüklem olarak yer alabilir: ‘‘Ben geldim”; “Seni maçta gördük”; “Israr eden sizsiniz” gibi. Zamirler de isimler gibi isim durumlarından herhangi birine girerler ve iyelik eklerini alabilirler: Bana, ...

Devamını Oku »