BEKTAŞİLİK; büyük velî Hâcı Bektâş-ı Velî’nin
tarikatına verilen ad. Hâcı Bektaş-ı Velî’nin derslerini
tâkib eden ve vefâtından sonra da ondan feyz
alıp, gösterdiği yolda giden Müslümanların yolu.
Bektâşî denilen tarikat mensuplan, Hâcı Bektâşı
Velî’ye bağlı olarak Anadolu’nun dînî, İktisâdi, askerî
ve sosyal teşekkülü olan Ahîlik teşkilâtına büyük
yardım ve hizmetlerde bulundular. Hâcı Bektâşı
Velî’nin ve talebelerinin Osmanlı Devletinin kuruluş
devrinde ve devletin sağlam temellere oturmasında
büyük yardımları oldu. Yeniçeri ordusu Hâcı Bektâş-
ı Velî’yi kendilerine mânevi pir olarak kabûl etti
ve onun yolunda olanlara saygı gösterdiler.
Bektâşî denilen bu tarikatın hak yolda olan
mensupları zamanla azaldı. Bu arada bozuk fikirleri
sebebiyle Tîmûr Hanın oğlu Mîranşah tarafından
babasının emri ile öldürülen Fadlullah-ı
Hurûfı’nin (1340-1393) talebeleri, Anadolu’ya kaçarak.
bektâşî tekkelerine sığındılar. Kendilerinibektâşî göstererek Fadlullah-ı Hurûfı’nin bozuk
fikirlerini yaydılar. Zamanla hakîkî Bektâşîlik tamâmen
unutularak yerini hurûfı fikirleri aldı. Bugün
bektâşî deyince iki çeşit insan anlaşılır: Birincisi,
hakîki doğru bektâşî olup, Hâcı Bektâş-ı
Velî’nin gösterdiği hak yolda giden temiz Müslümanlardır.
İkincisi sahte, yalancı bektâşîlerdir.
Bunlar bozuk yolda olan hurûfîler olup “bâtıla” ismi
ile anılırlar. Halk arasında anlatılan bektâşî
fıkraları bu sahte ve yalancı ve sapık bektâşîlere
âittir (Bkz. Hurûfîlik).
BEKTAŞİLİK
29
Eki