Commedia dell’arte


Notice: Undefined index: tie_hide_meta in /var/www/vhosts/saglikdogasi.com/public_html/wp-content/themes/teknolojihaber2/includes/post-meta.php on line 3

commedia dell’arte (İtalyancada kabaca
“profesyonel oyunculann komedisi”), 16.
yüzyılda ortaya çıkarak 18. yüzyıla değin
Avrupa’nın her yanına yayılan İtalyan halk
tiyatrosu. İtalya dışında en çok Comedie-
Italienne(*) adıyla Fransa’da yaygınlaşmıştır.
İngiltere’de de commedia delT’arte öğeleri
çeşitli oyun türlerine girmiş ya da yeni
oyun türleri yaratmıştır.
Commedia erudita’dan (*) farklı olmasına
karşın,,commedia dell’arte’de de metin olarak
klasik edebiyat kaynakları kullanılırdı.
Oyuncuları arasında usta profesyoneller
olduğu kadar, akademik amatörler de vardı.
Doğaçlama uygulanmakla birlikte, bu,
kendine özgü gelenek ve metinlere dayanan
tiplerle ve belirli değişmez durumlarla
saptanan kesin bir çerçeveyle sınırlandırıl-
Comici Confidenti ve Drusiano Martinelli
ile karısının (ü. 1580-94) yönetimindeki
Uniti Kumpanyası (Compagnia degli Uniti)
aynı dönemin başka topluluklarıydı. İkinci
bir Comici Confidenti topluluğunu da Flaminio
Scala (“Flavio” ; ü. 1600-21) yönetti.
Daha sonra ortaya çıkan topluluklar arasında
Accesi Kumpanyası ile (Compagnia
degli. Accesi) en büyük commedia dell’arte
oyuncularından biri olan ve Lelio adıyla
da bilinen Giambattista Andreini’nin de
Commedia dell’arte oyuncuları, Jacques Callot’nun
Balli di Sfessania’da yayımlanan oymabaskı çalışması, 1632
British Museum, Londra
mıştı. Elde çeşitli metinler bulunmasına,
tiplerin tanınmasına, belirli oyunların sunuluşu
üzerine araştırmalar yapılmasına karşın,
bugün commedia dell’arte’nin ne olduğu
konusundaki bilgiler, bir Shakespeare oyununun
ilk sahnelenişine ilişkin bilgilerden
daha açık ve kesin değildir.
Kökeni ve gelişimi. Commedia dell’arte’nin
kökeninin Klasik Dönem (hatta daha öncesinin)
mim ve fars oyunlarından geldiğini
kanıtlayabilmek ve klasik fabula atellana’
dan(*) 16. yüzyılda İtalya’da ortaya çıkan
commedia dell’arte’ye kadar ulaşan sürekli
bir çizginin varlığını ortaya koyabilmek için
pek çok çaba harcanmıştır. Bu konuda
çlumlu bir sonuç elde edilemedi. Ama
İtalya’da, 16. yüzyıl başlarında yerel ağızlarla
farslar oynandığı kesindi. Örgütlenmemiş
gezginci oyunculardan, akrobatlardan,
sokak çalgıcılarından ve bazen de iyi öğre-,
nim görmüş birkaç serüvenciden oluşan
profesyonel toplulukların halkın beğenisini
göz önünde tutarak giriştikleri denemelerle,
oyunların yerel halk ağızlarıyla oynanması
(commedia erudit’a’da halkın çoğunluğunun»
kolayca anlayamadığı bir İtalyanca ya da
Lâtince kullanılıyordu), komik .olayların
çokluğu, bir de gerçek ya da kurmaca ama
akılda kolayca kalabilen abartılı ve komik
kalıp tipler yaratılması gibi commedia‘deli’
arte’rim bellibaşlı öğeleri gelişip belirginlik
kazanmıştı. Bu, commedia delVarte’nin itici
gücünü ve özelliklerini belirleyen temel
öğenin oyuncular olduğu anlamına geliyordu.
Oyuncular kostüm ve dekordan çok az
yararlanıyor, tipleri canlandırma ve atmosfer
yaratmada, kendi yetenek ve zekâlarından
güç alıyorlardı. Bu durumda, maske
kullanılması çok önem kazanıyordu. Tiyatro
toplulukları arasındaki rekabet ve entrikalara
ilişkin ayrıntılar, tiyatro tarihinden
ççk toplumsal tarih alanına girer.
İlk commedia dett’arte topluluklarının en
ünlüsü Francesco Andreini’yle (1548-1624)
karısı Isabella’nın (1562-1604) yönetimindeki
Gelosi Kumpanyası’ydı (Compagnia dei
Gelosi). Ünlü Arlecchino(’) Tristano Martinelli’nin
(y. 1557-1630) yer aldığı Desiosi
Kumpanyası (Compagnia dei Desiosi),
fy. 1578-1654) yer aldığı Fedeli Kumpanyası
(Compagnia dei Fedeli) önemliydi. Fransa’
da bu topluluklardan ilk kez 1570-71’de söz
edilir. Kral III. Henry’nin 1577’de Blois’ya
çağırdığı Gelosi Kumpanyası daha sonra
Paris’e gitti. Fransa’da Comedie-Italienne
diye adlandırılan İtalyan toplulukları
1697’ye değin etkinliklerini sürdürdüler.
İngiltere, İspanya ve Bavyera’da da İtalyan
oyuncuları ünlüydü.
Bir commedia dell’arte topluluğunun bir
düzine kadar oyuncusu olur ve elinde hazır
senaryolar, monologlar, nükteli konuşmalar
içeren defterler bulunurdu. Oyunculann
çoğu kendi oynadıkları tiplere ait maskeleri
ya kendileri “yaratır” ya da başkalannınkileri
taklit ederlerdi. Bu durum çeşitliliğe
olanak tanıdığı gibi, gelenekselliğin korunmasına
da yardımcı oldu. Capitano(’ ) tipini
“yarattığı” sanılan Francesco Andreini ve
Scaramuccia(*) tipini “yarattığı” söylenen
Tiberio Fiorillo (1608-94) gibi belirli bir
rolle özdeşleşen ve maskesiz oynayan oyuncuların
.bulunmasına karşın, commedia
dell’arte’yi anlayabilmek için maskelerin
oyunculardan daha önemli olduğunu unutmamak
gerekir.
Maskeler ve karakterler. Tipik bir senaryoda
yer alan kişiler şöyle sıralanırdı: İki yaşlı
erkek, bir âşık ile sevdiği kadın, iki zanni(*),
bir hizmetçi kız ve birkaç figüran.
Böylece roller, anne baba gibi “koruyucu
tipler”, maskesiz oynayan ve gerçek commedia
dell’arte tipleri sayılmayan âşıklar
(izleyicinin bunları tutması güzelliklerine,
zarifliklerine, konuşmalarındaki akıcılığa ve
olay örgüsü içindeki yerlerine bağlıydı),
uşaklar ve çeşitli figüranlar ya da “tuhaf
kişiler” arasında bölünmüştü. Anne baba
tipleri öbür tiplerden belirgin biçimde farklıydı.
Pantalone(’ ) ciddi, komikliğinin farkında
olmayan, uzun tiradlar atmaya, öğüt
vermeye düşkün Venedikli bir zengindi.
Dottore Gratiano (bak. Dottore) saflığı,
zamparalığı, sözcükleri yanlış yerde kullanmasıyla
ünlü Bolognalı bir avukattı. (Bu
son özellik commedia dell’arte’nin başlangıç
dönemlerinde bile sözcüklerle oynamaya
büyük ağırlık verdiğini gösterir.) Âşıklar
commedia dell’arte’de değil, İngiltere’deki
harlequinade adı verilen oyunlarda geliştirildi.
Ama Colombina(*) tipi 17. yüzyıl sonlarında
Paris’te, maskeli olarak ortaya çıktı.
Colombina’nm commedia dell’arte’ deki
benzeri ve zanni’lerden biri olan Arlecchino’yu
Tristano Martinelli yaratmıştı. Arlecchino
bir uşak olarak zeki, hazırcevap ve
neşeliydi; bir âşık olarak ise huysuz ve
genellikle kalpsizdi. Commedia dell’arte’nin
başlangıcında âşıklar Pantalone ile Dottore’nin
serüven düşkünü çocuklarıydı. Capitano,
uzak ülkelerdeki kahramanlıklarını
abartarak anlatırken yakındaki tehlikelerden
kaçan, övünmeyi seven bir İspanyol
askerinin karikatürü olarak gelişti. Zanni’
lere Panzanino, Buratino, Pedrolino, Scapino,
Fritellino, Trappolino, Brighella gibi
çeşitli adlar verilirdi. Ama en ünlü zanni’let
Arlecchino ile Pulcinella’ydı. Hele Pulcinella,
Capitano gibi maskesini “aşarak” başlıbaşına
bir karakter haline gelmişti. Pulcinella’yı,
daha önce de ünlü bir Capitano tipi
olan Capitano Mattamoros’u yaratmış olan
Silvio Fiorillo’nun (ö. y. 1632) yarattığı
sanılır. Zanni’ler komik köylü ve zeki
soytarı tipleri olarak ayrılırdı. Kişiliklerinin
belirgin özellikleri bencillik ve kurnazlıktı.
Başarılan, büyük ölçüde doğaçlama hareketlere
ve güncel şakalara dayanırdı.
Gerileme. Commedia dell’arte’nin gerilemesinin
ardında yatan nedenler de ortaya
çıkma süreci gibi kolayca açıklanamaz.
Gözden düşmesinde, Carlo Goldoni(*) gibi
oyun yazarlarının İtalyan tiyatrosunda gerçekleştirmeye
çalıştıkları reformlann bir
ölçüde etkisi olmuştur. Ama commedia
deli’arte’nin, canlılığını ve popülerliğini koruyamadığı
için varlığını sürdüremediği söylenebilir.
Birçok oyun yazarının bu türe sırt
çevirdiği dönemde Carlo Gozzi(*) oyunlannda
commedia dell’arte tekniklerini kullanmış,
izleyiciler de bu yeni komedileri
hayranlıkla karşılamışlardır.
Commedia dell’arte’nin son izleri, İngiltere’de
1702’de John Weaver’in pantomimlerinde
görüldü; John Rich bu tarzı daha da
geliştirdi. Bu oyunlar 1801’de İngiltere’den
Kopenhag’a geçti ve orada Tivoli Bahçelerindeki
gösterilerde 20. yüzyıl ortalarına
değin varlığını sürdürdü. Özellikle
1960’larda Napoli’de Peppino de Filippo’
nun yönetimindeki bir topluluk, Prag’da
kukla tiyatrolan, Bristol ve Londra’da öğrenci
ve repertuvar tiyatroları commedia
dell’arte’yi yeniden canlandırmaya giriştiler.
Bu canlandırma çabaları kadar gözle görülür
olmasa da, daha önemli bir commedia
dell’arte mirası, 20. yüzyıl tiyatrosunda Doğalcılığa
karşı oluşan çeşitli tepkilerde izlenir.
Tiyatroyu daha “tiyatro” haline getirmek
isteyenler, commedia dell’arte’nin doğaçlama
sanatı, tiplerin gruplandırılması,
komik jestler ve stilize maskeler gibi özelliklerini
çağdaş oyunlara uyarlayarak kullanmışlardır.

Rate this post

Notice: Undefined index: tie_hide_share in /var/www/vhosts/saglikdogasi.com/public_html/wp-content/themes/teknolojihaber2/single.php on line 65
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*