İslam

DİNİ BAYRAMLARIMIZIN GÜNLERİNİ TESBİT(*)

Her ne kadar fıkıh kitaplarında muvakkit ve müneccimlerin hesaplarına itibar edilmemesi istikametinde yaygınlaşmış görüşler bulunmakta ise de bu görüşlerin o zamanlar henüz gelişmemiş bulunan ve biraz da mitoloji ve efsânelerle karışık bir halde bulunan astroloji ile iştigal eden müneccimler hakkında doğru olduğu açıktır. Bugün ise son derece gelişmiş bulunan tekniğin de yardımcı olduğu astronominin çok basit bir alfabesi mesabesindeki ay hesaplarının kat’iyyeti konusunda tereddüde düşmek; bu hesaplarla görülemeyeceği kesin olarak tesbit edilen ayı, gözleriyle gördüğünü iddia edeni hatasız kabul ederek, tasdik edip hesapların hatalı olduğuna hükmetmek, ay yüzeyine sayısız vasıtalar gönderen, oraya ayak basan ve hattâ Merih’ten televizyon yaymı yapan, insanların bu faaliyetlerine ait hesapları gerçekleştiren astronominin tesadüfen doğru tutturduğunu iddia etmek kadar yersizdir. Kaldı ki Hanefî fakihlerinden Muhammed b. Mukatil ve Kadı Abdülcebbar gibi zevât ile Şâfiî fakihlerinden îmam Sübkî, muvakkit ve müneccimlerin kesinlik ifade eden hesaplarına itimat edilebileceğine kail olmuşlar, bizzat kendileri onlara itimat etmişler ve gerektiğinde bizzat müracaatlarda bulunmuşlardır. Bu duruma göre Kamerî aybaşlarmın bilhassa Ramazan hilâlinin gözetlenmesi (iltimas-ı hilâl) konusu yahut daha önceden gerekli hesaplamalarla tesbit edilmesi İslâm dini yönünden büyük önem taşımaktadır. İslâm ülkelerinde kamerî aybaşlan nasıl tesbit edilmektedir? Bütün İslâm ülkelerinde takvim çalışmaları yapılmakta ve bir yıl sonraki takvimler hazırlanıp basılmaktadır. Hicri – Kamerî yılı resmî takvim olarak kullanan ülkelerde bile bir yıl önceden kamerî aybaşlannın hesaplama yoluyla tesbit edildiği ve bu sisteme göre takvimlerin hazırlandığı görülmektedir. Nitekim, Tunus’ta, Suudî Arabistan’da, Pakistan’da, Irak’ta bastırılan takvimler Diyanet İşleri Başkanlığı Derleme ve Yayın Müdürlüğü arşivinde mevcuttur. Şu kadar var ki, Suudî Arabistan, Irak, Ürdün, Mısır gibi bazı ülkeler sadece Ramazan, Şevval ve Zilhicce aylarına mahsus olmak üzere özel rasatlar yaptırdıklarını ve bu aylara ait hilâller çıplak gözle görüldükten sonra dini esaslara uygun olarak şer’i mahkemelerde gerekli kararların ittihazından sonra aybaşlannın ilân edildiğini, daha önceden bastmlmış takvimler ile fark meydana gelse bile rasatla tesbit edilenin esas alındığını iddia etmektedirler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir