İslam

HIYANET Kalb hastalığıdır

HIYANET
Kalb hastalıklarının yirmiikincisi, hiyânetdir.Hıyânet etmek de, gadaba sebeb olur. Hıyânet de harâmdır. Münâfıklık alâmetidir. Hıyânetin zıddı emânetdir, emîn olmakdır.
Hıyânet, birine kendini emîn tanıtdıkdan sonra, o emniyyeti
bozacak iş yapmak demekdir. Mü’min, herkesin mâlını, cânını
emniyyet etdiği kimsedir. Emânet ve hıyânet, mâlda olduğu
gibi, sözde de olur. Hadîs-i şerîfde, (Meşveret edilen kimse
emindir) buyuruldu. Ya’nî onun doğruyu-söyfiyeceğine ve sorulanı başkalarından gizliyeceğine çmânet olunur, güvenilir.
Onun, doğru söylemesi vâcibdir. İnşân, mâltfiı, emniyyet etdiği
kimseye bırakdığı gibi, doğru söyliyeceğin^pinröldı^u kimse
ile istişâre eder, danışır. Âl-i İmrân sûresi/yü^lliciokuzurıcu âyetinin
meâl-i şerifi, (Yapacağın işi önce meşvefet^^ir. Meşveret, ya’nî danışmak, inşânı pişmân olmakdan kon^p^^icBl’a gibidir. Meşveret
olunacak kimsenin, imânların hâMj^rfıâiım ve memleketin şartlannı
bilmesi lâzımdır. Buna siyâset bH^si aemr. Bundan başka, aklı, fikri
kuvvetli, ileriyi gören, hatfâ sıhhat/ yerinSe-oloıası, lâzımdır.
Meşveret olunan kimsenin, bilmejpığini veyâ bildiğinin aksini
söylemesi günâhdır. Hatâ ile söylemesi gynâh olmaz. Yukardaki şartları taşımıyan biri ile m^İveret eÖilirse, her iki tarafa

günâh olur. Din ve dünyâ işlerinde bilmiyerek fetvâ verene,
melekleı la’net eder. Bir kimse zararlı olduğunu bilerek bir emr
verse, hiyânet etmiş olur.
[Hadîkada diyor ki, Abdüllah bin Mes’ûd “ radıyallahü teâlâ
anh” buyurdu ki, (Dîninizden ilk olarak, ayrılacağınız, elinizden
kaçıracağınız şey, emânet olacakdır. Son olarak elinizden kaçacak
şey nemâzdır. Dîni olmadığı hâlde, nemâz kılan kimseler olacakdır). Hadîs-i şerîfde, (Arkadaşlık etdiği kimseyi öldüren benim
ümmetimden değildir. Öldürülen kâfir de olsa, yine böyledir) bu

tek kullanımlık tulumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir