İmam Şafii, hisseler toplamı nisaba ulaşırsa, öşür verilmesi gerekir demiştir. (71) c) Ya çıkan mahsulün muayyen bir miktan, yahut da belli bir meblağ karşılığında kiralanan tarladan çıkan mahsulün zekâtım tarla sahibi mi yoksa kiracı mı verecektir. Ebû Hanife öşürde toprağı esas aldığı ve öşrü, mahsul veren toprağın vergisi telâkki ettiği için toprak sahibini mükellef kılmaktadır. (72) C u m h û r i s e (73) ö ş r ü , e l d e e d i l e n m a h s u l ü n v e r g i s i o l a r a k k a b u l e t t i k l e r i i ç i n k i r a c ı m n v e r m e s i g e r e k t i ğ i g ö r ü ş ü n ü b e n i m s e m i ş l e r d i r . (74) Bazı fıkıh bilginleri mahsulün, bir taraftan tarla, diğer taraftan tohum ve emekten hâsıl olduğunu gözönüne alarak, «gerek çıkan mahsul ve gerekse kira bedelinin (mahsul cinsinden değeri) nisap miktanna ulaşırsa hem tarla sahibi hem de kiracı çiftçi zekât ile mükelleftir; eğer yalnız birisininki nisabı bulursa o mükellef olur» görüşünü benimsemişler, bu hükmü daha uygun bulmuşlardır. (75)
TOPRAK MÜLKİYETİ VE ÖŞÜR
12
Ara