Yazar Arşivi: Kursistemin Prensesi

HİŞÂM BİH URVE

Tâbiînin büyüklerinden, hadîs âlimlerinden ve faldh. ismi; Hişâm bin Urve bin Zübeyr bin Avvâm elKureyşî, el-Esedî olup, Künyesi Ebû’lMünzir’dir. Aşere-i mübeşşere ya’nî Cennetle müjdelenen on sahâbîden birisi olan Zübeyr bin Avvâm’ın (r.a.; torunudur. 61 (m. 680) de Muharrem ayının Cum’a gününe rastlayan ve Hz. Hüseyin’in şehid edildiği zaman Medîne-i münevvere’de dünyâya geldi. Uzun müddet Medîne-imünevvere’de kaldıktan sonra Kûfe’ye geldi. Bir ...

Devamını Oku »

HİŞÂM BİN HASSAN

Hadîs âlimlerinden. Künyesi, Ebû Abdullah el-Ezdi, elFirdevsî’dir. 148 (m. 765) senesinde vefât etti. Basra’da yetişen âlimlerden olup, Hasan-ı Basrî’nin talebelerinin en başta gelenlerindendir. Onun hadîsdeki rivâyetini en iyi bilen bir âlimdir. Hadîs ilminde sika, sağlam ve hâfız derecesinde olup, yüz bin hadîs-i şerifi senetleriyle birlikte ezbere bilen bir hadîs âlimidir. Rivâyetleri Kütüb-i sitte denilen meşhûr altı hadîs kitabında yer almakta ...

Devamını Oku »

HİŞÂM BİN EBl ABDULLAH

Meşhûr hadîs âlimlerinden. İsmi, Hişâm bin Ebî Abdullah Düstivâî’dir. Künyesi, Ebû Bekir el-Basrî’dir. Kütüb-i sitte râvilerinden olup, hadîs ilminde hâfız derecesindeydi. Yüzbin hadîs-i şerifi senetleriyle ezbere bilirdi. 153 veya 154 (m. 770; senesinde vefât etti. Hadîs-i şerîf rivâyet ettiği hadîs âlimleri, Katâde bin Diâme, Hammâd bin Ebî Süleyman, Yahyâ bin Ebî Kesir, Şuayb bin Habbab, Âmir ibni Abdtilvâhid ve diğerleridir. ...

Devamını Oku »

HEMMÂM BİN MÜNEBBİH

Tâbiînin meşhûrlarından. Ebû Hureyre’den (r.a.; yazdığı yüzkırk kadar hadîs-i şerifi nakletmesiyle tanınır. Sika (güvenilir; olup, birinci asrın ilk yansında Ebû Hureyre’den (r.a.; duyduğu hadîs-i şerifleri bir kitapta topladı, ismi, Hemmâm bin Münebbih bin Kâmil bin Şeyh olup, künyesi Ebû Ukbe’ dir. Kendisine, Yemen bölgesinden olduğu için eî-Yemânî, San’a şehrinden olduğuiçin el-San’aî, îslâmiyetten önce Yemen’i işgal edip orada yerleşen îranhların soyundan ...

Devamını Oku »

HAMZA EZ-ZEYYÂT

Tâbiînin büyüklerinden, kırâat âlimi, fakîh ve dünyâya ehemmiyet vermeyen, mübahların çoğunu terkeden bir zâhid. İsmi Hamza bin Habîb bin Ammâre bin Ismâil et-Teymî ez-Zeyyât olup, künyesi; Ebû Ammâre’dir. İmâm-ı a’ zam Ebû Hanîfe ile aynı zamanda 80 (m. 700; doğmuş, O’ndan altı yıl sonra 156 (m. 773; de Hulvan’da vefât etmiştir. Mezan meşhûr ziyâret yerlerindendir. Vefât tarihinin 154 veya 158 ...

Devamını Oku »

HAYVE BİN ŞÜREYH

Mısır’da yetişen meşhûr fıkıh âlimlerinden. Adı, Hayve bin Şüreyh bin Safvân bin Mâlik et-Tecîbî’dir. Künyesi, Ebû Zür’a’dır. Mısır’da yetişen âlimlerin en büyüklerindendir. Bunun için kendisine “Şeyhu’d-diyâril-Mısrîn” denmiştir. Doğum tarihi kesin olarak bilinmemektedir. 158 (m. 774; tarihinde Ebû Ca’fer’in halifeliği sırasında vefât etti. Birçok âlimden ilim alarak onlardan rivâyetlerde bulunmuştur. Onun hadîs ve fıkıh ilmindeki rivâyetlerinin sika (güvenilir, sağlam; olduğunu pekçok ...

Devamını Oku »

HASAN-I BASRİ

Tâbiînin en büyüklerinden. Adı el-Hasan ibni Ebil-Hasan Yesâr el Basrî’dir. 21 (m. 641/ senesinde Medine’de doğdu. Bu sırada Hz. Ömer halife idi. 110 (m. 728; de 88 yaşında iken bir Cuma günü Basra’da vefât etti. Babası, Eshâb-ı kirâmdan Zeyd bin Sâbit’in kölesi Ca’fer’dir. Annesi, Peygamberimizin (s.a.v.; hanımlarından Hz. Ummü Seleme’nin (r.anha; câriyesi idi. Oğullan Hasan-ı Basri doğunca, âzâd edildikleri rivâyet ...

Devamını Oku »

HASEN BİN SÂLİH

Tebe-i tâbiînden büyük bir hadîs ve fıkıh âlimi. Künyesi Ebû Abdullah’dır, 100 (m. 718; senesinde doğup, 168 (m. 785) tarihinde vefât etti. Aslen Hemedânlıdır. Süfyân-ı Sevrî’nin akranı­ dır. Hadîs ilminde sika (güvenilir; bir âlimdir. Rivâyet ettiği hadîs-i şerifler, Sahîh-i Müslim’de, dört sünen kitâbında (Sünen-i Tirmizî, Sünen-i Ebî Dâvûd, Sünen-i Nesâî, Sünen-i Ibn-i Mâce) mevcuttur. Babasından,’ Ebû îshâk, Amr bin Dînâr, ...

Devamını Oku »

HAMMÂD BİN ZEYD,

Fıkıh ve hadîs âlimi. Künyesi Ebû îsmâil, tam ismi ise Hammâd bin Zeyd bin Dirhem’dir. Aslen Basralı olan Hammâd bin Zeyd, 98 (m. 716/ yılında doğmuştur. Ezd kabilesine mensup olup, Cerir bin Hâzım hânedânının esirlerindendi. “El-Ezrak” ismiyle de tanınır, tmâm-ı â’zam Ebû Hanîfe’nin muâsın (çağ­ daşı; olan ve Basra’nın en büyük âlimi kabûl edilen Hammâd bin Zeyd, 179 (m. 795; ...

Devamını Oku »

HAMMÂD BİH SELEME

İkinci asnn büyük âlimlerinden. Hammâd bin Seleme (r.a.; Tebe-i tâbiînin büyüklerindendir. Basra’lıdır. Basra’nın müftîsi idi. Künyesi, Ebâ Sahra’dır. Büyük âlim Hz. Hamîd-ütTaVîl dayısıdır. Hz. Hammâd bin Seleme’yi dayısı Hz. Hamîd-üt-Tavîl yetiştirdi ve O’ na gerekli olan ilimleri öğretti. Hadîs, fıkıh ve nahiv, arab lisânınıngramer bilgilerinde zamanının ileri gelenlerinden idi. Yüz binden ziyâde hadîs-i şerif ezberlemiş sika (güvenilir) bir âlimdir. Rivâyetleri ...

Devamını Oku »

HAM M ÂD BİN EBl SÜLEYMÂN

Tâbiî nin büyüklerinden meşhûr fıkıh âlimi. İmâm-ı a’zam’ın hocasıdır. Künyesi Ebû Ismâil’dir. Doğum tarihi bilinmemektedir. 120 (m.737) senesinde vefât etti. Küfe’de yaşamıştır. İlmi, Enes bin Mâlik’ten öğrendi. Aynca Enes bin Mâlik’ten, Zeyd bin Vehb’den, Saîd bin Müseyyeb’den, Said ibn-i Cübeyr’den, İkrime, Ebî Vâil ve İbrâhim Nehâî’den hadîs-i şerif dinleyip, rivâyet etmiştir. Kendisinden ise oğlu Ismâil bin Hammâd, Âsim el- Ahvel, ...

Devamını Oku »

HAMÎD-ÜT-TAVİL

Tâbiînin meşhûr hadîs âlimlerinden. Haramlardan sakınması ile meşhûrdur. İsmi Hamîd bin Ebî Hamîd-üt Tavîl Ebû Ubeyde el-Hûzâî’dir. Babasının isminin Hamîd Tirev Tireveyh veya Zâdeveyh olduğunda ihtilâf edildi. 68 (m.687) de doğdu. Hamîd haretleri Basra’­ da yaşadı ve 143 (m. 761) de namazda kıyamda iken düştü ve vefât etti. Talha el-Hûzâî’nin âzadlısı idi. Hamîd-üt-Tavîl boyu kısa fakat elleri uzun bir zât ...

Devamını Oku »

HALlL BİN AHMED,

Tebe-i tâbunden meşhûr Arap dil ve gramer âlimi. Künyesi, Ebû Abdurrahmân’dır. 100 (m. 718) senesinde doğup, 170 (m. 786) târihinde, Basra’ da vefât etti. Babasının, Resûlullah efendimizden sonra Ahmed ismini alan ilk zât olduğu söylenir. Mirzebâ’ bunu “Muktebis” isimli kitâbında yazmaktadır. Eyyûb Sahtiyânî, Âsim el-Ahvel, Osman bin Hâdır, Avvâm bin Havşab ve başkalarından (r. anhüm) hadîs-i şerif ve Arap lisâmmn ...

Devamını Oku »

HÂLİD BİN M A ’DÂN,

Hadîs ilminde sika (güvenilir) bir âlim. Tâbiînin büyüklerindendir. İsmi, Hâlid bin Ma’dân Şâmi Kelâî (r.a.), künyesi, Ebû Abdullah idi. Eshâb-ı kirâmdan 70 zâtla görüşüp sohbetlerinde bulunduğunu kendisi bildirmiştir. Fıkıh ilminde de tâbiînin en büyüklerindendir. Aslen Yemenli olup, Humus’da ikâ­ met etti. Çok ibâdet ederdi. Her an kalbi Allahü teâlâ ile meşgûl idi. Allahü teâlâyı çok zikir ve teşbih ederdi, öyle ...

Devamını Oku »

HALEF BİN HÛŞEB

Kûfe’de yetişen âlimlerden ve âbidlerden (çok ibâdet edenlerden). Adı, Halef bin Hûşeb el-Kûfî’dir. Künyesi, Ebû Mesruk’tur. İmâm-ı Rebî’, bu künyesini değiştirmesini söylediği zaman, kendisine bir künye vermesini istedi. O da, “Sen Ebû Abdurrahman’sın!” dedi. Ebû Yezîd künyesi de verilmiştir. 140 (m. 757) senesinden sonra vefât ettiği rivâyet edilmektedir. Halef bin Hûşeb âlim ve âbid bir zât idi. Tâbiînin büyüklerinden ilim ...

Devamını Oku »

Hazret-i Peygamberin Emsalsiz Başarıları

195- Hazret-i Peygamber Efendimiz, sahip olduğu yüksek vasıf ve tecelliler sayesinde yayılmasına muvaffak olduğu yüksek ve İlâhi din doğrultusunda hedef edindiği pek mukaddes gayeye erdi. Dünya tarihinde hiç kimseye nasib olmayan pek büyük başarılara kavuştu. Evet… O yüce peygamber, Hak Teâlâ’nın kitabını, beşeriyete maddi ve manevi mutluluk yollarmı gösteren Kur’an-ı Kerim’i, o ebedi mucizeyi bütün insanlara tebliğ etti. Bütün hükümleri ...

Devamını Oku »

Hazret-i Peygamberin Pek Nezih Zühd ve Takvası

194- Peygamber Efendimiz, daima ibadetle meşgul olur, Allah’ın rızası için ümmetinin hidayet ve mutluluğuna çalışırdı. Hatta geceleri o kadar namaz kılardı ki, çokça ayakta durmaktan mübarek ayakları şişerdi. “Ya Resüllullah! Neden kendine bu kadar eziyet veriyorsun? Allah senin geçmiş ve gelecek günahlarını bağışlamış değil mi?” diyenlere: “Ben Rabbımın çok şükreden kulu olmayayım mı?” diye cevab verirdi. Peygamber Efendimiz, dünyada bulundukça ...

Devamını Oku »

Hazret-i Peygamberin Yüksek Tevazuu

193- Peygamber Efendimiz, yaratıkların en şereflisidir. O kadar yüksek mertebesiyle beraber pek ziyade mütevazi idi. Fakirleri ve zayıfları daima okşar, misafirlerinin altlarına kendi mübarek elbiselerini döşeyecek kadar ikramda bulunurdu. Bir meclise girince, nerede boş yer bulursa orada oturmak ister, bulunduğu meclislerde elbisesini toplu tutup etrafa yaymazdı. Bununla beraber bulunduğu meclislerde herkesden çok vakarını korurdu. Söze gerek görmedikçe susardı. Gülmek gerekince, ...

Devamını Oku »

Hazret-i Peygamberin Güzel Geçinmesi

192- Peygamber Efendimiz, insanlarla geçinme hususunda da insanların en iyisi idi. Herkesle güzel görüşür, daima güleryüzlü bulunurdu. Sohbet esnasmda kimsenin sözünü kesmezdi. Ancak yersiz bir söz olması hali müstesna. Her kavmin büyüklerine dima ikram eder, onları kendi kabilelerinin reisliğine tayin buyururdu. Yapılan davetlere icabet eder, verilen hediyeleri kabul buyurur, karşılığında da hediyeler verirdi, dine aykırı olmayan işlerde insanlara aykırı davranışta ...

Devamını Oku »

Hazret-i Peygamberin Şefkat ve Merhameti

191- Peygamber Efendimiz, ümmeti hakkında son derece şefkatli ve merhametli idi. Ümmeti hakkında daima kolaylık tarafını seçerdi. Namazda iken bir çocuğun ağladığını işitse, ona acıyarak namazını hafifçe kılar, çocuğun sesini durdurmak isterdi. Hele hakdan kaçınanların hallerine pek acı duyar iyi hale kavuşmalarına dua ederdi. O büyük peygamberin, o kutsal varlığını merhameti yalnız insanlara değil, hayvanlara, ağaçlara, ekinlere de şamil idi. ...

Devamını Oku »