Genel

Üretici bir dilbilgisine doğru

ÜRETİCİ BİR DİLBİLGİSİNE DOĞRU

ABD’de Zellig Harris önceleri Bloomfieldci okulur. ; sunda çalışmalar yapıyordu ve dilbilimsel çözümlemene sal tutarlılığını artırmak için özellikle «YapısalDilbilim Y: (1951) adlı kitabında dağılımsal çözümleme’nin ilkelerini 1 Anlam ölçütünün kullanılmasını bir yana bırakarak (bu o gelimi baron ve balon sözcüklerini birbirinden ayırt etme yan iki farklı sesbirimin [r] ve [l]nin bulunduğunu gösterr

du) onun yerine daha kesin bir yaklaşım getirmek istiyordu, da söz konusu olan, dilbilimsel betimlemeyi, sesbirimlerle ‘.birimlerin dağılımlarının dökümüne, yani bu birimlerin yer ları bağlamların toplamına dayandırmaktı. Harris böylece eyi dolaysız kurucularına ayıran bir çözümleme geliştirdi, alimi Genel müdür hediye verdi gibi bir cümle önce şu iki kuza ayrılır: Genel müdür/hediye verdi. Bunlar, Ahmet hediye verdi Genel müdür geliyor gibi daha yalın cümlelerin kurucularıyla değiştirebilecek özelliktedir. Daha sonra, saptanan iki kurucu :e kendi aralarında bölümlenir: (genel) (müdür) / (hediye verdi). ndan (genel) (müdür) / ([hediye] [verdi]) gibi yeni bir bölümle-•apılır ve böylece aşamalı bir biçimde en küçük birimlere ka-ilaşılmaya çalışılır.

arris daha sonraki çalışmalarında özellikle sözdizimden kayman anlam belirsizlikleri sorunundan hareket ederek dönü-d dilbilim’e yöneldi: gerçekten de anlam ölçütünü reddetme-p.ucu, bir cümlenin anlam bakımından nasıl belirsiz olacağı-: bu belirsizliğin de nasıl ortadan kaldırılacağını açıklayacak ‘.sel yöntemler bulmak zorunda kaldı, zgelimi Türkçe’deki «Orta yaşlı erkek satış elemanı aranıyor.» desi birkaç anlam taşıyabilir: «Bir iş yeri, satış elemanı olarak :kek arıyor.» veya « Orta yaşlı erkek satış elemanı (polisçe) yor.» veya «Orta yaşlı erkek satış elemanı, bela arıyor.» ve-Drta yaşlı erkek satışı için bir eleman aranıyor.» veya «Orta erkek, satış elemanı arıyor.» Bu güçlük çekirdek cümleye ini-: açıklanmaya çalışılır: «Bir satış elemanı aranıyor (o, orta yaşlı •kek olmalıdır).» Söz konusu anlamı belirsiz cümle de işte bu •dek cümlelerden hareket edilerek gerçekleştirilen dönüşüm-unucu kurulur. Bir başka alana ilişkin örneklerde de aynı yaraşıyor gibi görünen cümlelerin ayrı dönüşümleri geçirmedi-rülür.

arris’in öğrencisi Noam Chomsky de bu dönüşüm kavramı-•mbaşka biçimde kullandı. Dilbilimin sınıflandırma evresini i düşüncesiyle dillerin ve dil yetisinin bir model’ini oluşturma-alıştı: bu amaçla da bir dilbilgisinin, sonsuz sayıda cümle meyi sağlayan sonlu sayıdaki kurallar bütününden oluştuğu inden hareket etti. Öte yandan, Harris’in tersine, konuşucu-

ı Chomsky, 1991’de Paris’te.
ların kendi dilleri hakkmdaki bilgilerinin de (edinim) [anlamı belirsiz bir cümleyi veya dilbilgisi kurallarına uymayan bir cümleyi kavramayı, sonsuz sayıda cümle üretmeyi ve anlamayı sağlayan edinilmiş kurallar bütünü] dilbilimsel incelemenin konusu olduğu görüşünü kabul etti. Ayrıca, bir cümlenin dilbilgisel kurallara uygunluğunun, anlamından bağımsız olduğu gerçeği üstünde durdu. Verdiği şu ünlü iki İngilizce örnek arasında:

1. Colorless green ideas sleep furiously («renksiz yeşil düşünceler uyuyorlar çılgınca»);

2. Furiously sleep ideas green colorless (çılgınca uyuyorlar düşünceler yeşil renksiz»);

Birinci cümlenin İngilizcenin dilbilgisel kurallarına uygun olduğunu, ikinci cümleninse söz konusu kurallara uygun olmadığını, ama her ikisinin de hiçbir anlam taşımadığım (şiirsel bir bağlam dışında elbette) gösterdi.

Demek ki Chomsky’ye göre sözdizimsel betimleme (veya üretici dilbilgisi) dilin bütün doğru cümlelerini üretmeyi sağlayacak kurallar bütünü olmak zorundadır.

Port-Royal’in «Genel ve Açıklamalı Dilbilgisi»nde ortaya atılmış görüşlere yeniden başvuran Chomsky, derin yapılar ile yüzeysel yapılar arasında bir ayrım yaptı: yüzeysel yapıların, dönüşüm kurallarının uygulanmasıyla derin yapılardan yola çıkılarak üretildiğini ileri sürdü. Anlamı belirsiz cümleler örneğine yeniden dönecek olursak bu yaklaşıma göre, anlam belirsizliğinin yalnızca yüzeysel yapı düzeyinde var olduğunu söyleyebiliriz. Cümlenin üretim sürecini yeniden yaşamak, bir başka deyişle ilgili derin yapıyı bulmak için, dönüşüm kurallarını tersine uygulamak gerekir. Daha genel olarak belirtecek olursak, bir cümle, yeniden yazım kurallarının uygulanması sonucu ortaya çıkmıştır. Sözgelimi Genel müdür değerli hediyeler dağtttı cümlesi aşağıdaki kuralların uygulanması sonucu elde edilmiştir:

C — İD FD

(cümle — isim dizimi + fiil dizimi İD — S İ

(isim dizimi — sıfat +isim)

FD — İD F

(fiil dizimi — isim dizimi+ fiil)

S —

İ —

S —

İ —

F —
Genel müdür değerli hediyeler dağıttı
= cümle, İD s isin» dizimi FD s fiil dizimi, : sıfat, î = isitn, F = fiil
Chomsky’nin ortaya attığı kuramların gerek ABD’de gerekse Avrupa’daki etkisi büyük oldu ve bu kuramlar giderek daha karmaşık bir yapıya dönüştürüldü. Sözgelimi Chomsky’nin birçok öğrencisi üretici dilbilgisindeki temel nitelikli sözdizim bileşeni ile bu bileşene bağlı olan sesbilim ve anlambilim bileşenleri arasındaki bağıntıları araştırdı. Bunun sonucunda da birbirine rakip birçok farklı okul çerçevesi içinde son derece biçimselleştirilmiş bir kuram ortaya çıktı. Ama bu kuramda açıkça görülen tutarlı bir betimleme modeli oluşturma isteği (bu isteği bir bakıma Bloom-


field’in ve Hjelmslev’in yaklaşımlarına da bağlayabiliriz) Saussu-re sonrası dilbilimde yaşanan bilimsellik çabasının bir kanıtı olarak değerlendirebiliriz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir