Yazar Arşivi: Kursistem Moderator

Peygamberimizin, Namazı Usûlüne Göre Kılmayan Bir Kimseye Tarif Edişi :

Peygamberimiz, îtinasız kılman Namazı, Namaz saymazdı. Bir gün, gelişi güzel Namaz kılan bir kimseye: «Dön de, Namazını yeni baştan kıl! Çünki, sen, Namazı kılmış olmadın!» dedi. Adam, durup yine eskisi gibi kıldı. Peygamberimiz, yine ona: «Dön, yeni baştan kıl! Çünki sen, Namazı kılmış olmadm!» dedi ve bu ihtar üç defa vuku buldu. En sonunda adam: «Seni hak din ve Kitapla ...

Devamını Oku »

Peygamberimizin Beş Vakit Namazı Kılışı:

Namaz, Abdestli olarak kılınır. (Mâide: 6). Peygamberimiz de «Namazın anahtarı, Tahâret, yâni Abdestli olmaktır.» buyurmuşlardır (21). Abdestsiz Namaz olmaz ve kabul olunmaz. Peygamberimiz, Namaz kılacağı zaman, Kıbleye döner (22), ayakta, ellerini kulaklarının yumuşağına kadar kaldınp (Allâhü ekber) diyerek tekbir alırdı (23). Sağ elini, sol elinin üzerine koyarak göbeğinin altında bağlardı (24). (Sübhâneke Allâhümme ve bihamdik ve tebârekesmük ve teâlâ ced-dük ...

Devamını Oku »

Teheccüd Namazı ve Buna Peygamberimizin Hayâtı Boyunca Devam Edişi :

Beş vakit Namaz farz kılınmadan önce, gecenin geç vakitlerin^ kadar, uzun sûreler okunarak gece Namazdı (Teheccüd) kılmak farzdı. (Müzzemmü: 2-4). Bu, bir yıl devâm etmiş, Namazda uzun müddet dikilmekten Müslümanların ayaklan şişmişti. Nihâyet, beş vakit namaz farz kılınınca, Teheccüd Namazı, Müslü-manlar hakkında hafifletildi ve nâfileye çevirldi. (Müzzemmü: 20) (19). Peygamberimiz, Teheccüd Namazım, hayatları boyunca Vitirle birlikte on üç, sonralan —iki ...

Devamını Oku »

Namazın Cebrâil Tarafından Öğretilmesi ve İlk Günden İtibaren Kılınmaya Başlanması

İlâhî vahye mazhar olduğu günden itibâren Peygamberimiz de, kendisine îmân edenler de, namaz kılmışlardır. Peygamberimiz, Mekke’nin yukarı taraflarındaki bir vâdîde bulunduğu sırada, yanma, Cebrâil geldi, ökçesini yere vurdu. Oradan bir su fışkırdı. Cebrâil, Namaz için nasıl Abdest alınıp temizlenileceğim görsün diye Peygamberimizin gözü önünde o sudan Abdest aldı. (*). Peygamberimiz de, Cebrail’de gördüğü gibi, Abdest aldı. Cebrâil, kalkıp o Abdestie ...

Devamını Oku »

Beş Vakit Namazın Farz Kılınışı ve Vakitleri:

Namaz, belli vakitlerinde edâ edilmek üzere, Mü’minlere farz kılınmıştır (11). Bu vakitler. Kur’ân-ı Kerîm’in müteaddid sûrelerinde: Sabah, öğle, İkindi, Akşam, Yatsı olmak üzre açıklanmıştır (12). Nâfi b. Ezrak, Abdullâh b. Abbas’m yanına gelip: «Beş vakit namaz, Kur’ân’da var mı?» diye sordu. îbn-i Abbas: «Evet!» dedi ve Rûm sûresinin 17. ve 18. âyetlerini okuyup: «Hine tümsûne, akşam namazıdır. Hîne tusbihûne, sabah ...

Devamını Oku »

NAMAZ :Namazın, Dinin Temeli Oluşu ve Bütün Peygamberlerin Şeriatlarında Yer Alışı :

İslâm dininin beş Esâs’ından birisi olan Namaz (1); Allâh’ı anmak için kılınır (2). Kur’ân-ı Kerim’e göre: Namaz, Peygamberimizden önceki Peygamberlerin şeriatlarında da vardı: Hz. îbrâhim ve Hz. îsmâil, devamlı sûrette Namaz kılarlardı. Zürriyetlerinden de, Namaza devamlı bir ümmet gelmesini dilemişlerdi (3). Hz. Lokmân, Namaz kılar, oğluna da, bunu emr ederdi (4). Hz. Mûsâ, Namazla memurdu (5). Namaz kılmaları husûsunda da, ...

Devamını Oku »

EBÛ KAYS B. ESLETİN MÜSLÜMANLIĞA NİYETLENMESİ

Peygamberimiz, Medine’ye gelince; şiirlerinden Hânîf’likten, son zamanda zuhür edecek Peygamberin Mekke’de doğacağından, Medine’ye hicret edeceğinden bahsedip duran Ebû Kays’e: «Ey Ebû Kays! îşte, senin vasf edip durduğun Adam’ın herhalde budur!» dediler. Ebû Kays: «Evet! Herhalde, hak ve gerçek dinle gönderilen Peygamber bu!» dedi ve Peygamberimizin yanma geldi. «Sen, insanları nelere dâvet ediyorsun?» diye sordu. «Peygamberimiz: «Allâh’dan başka tanrı bulunmadığına ve ...

Devamını Oku »

Abdullâh b. Sclâm’m Irkdaşları ile Karşılaşması :

Abdullâh b. Selâm, Peygamberimizin evinde bulunduğu sırada, Ya-hudîlerden bazıları, Peygamberimizle görüşmeğe geldüer. Abdullâh b. Selâm, Peygamberimize : «Yahudîler, inşam hayrette bırakacak kadar yalan söyleyen, isnad ve iftirâlarda bulunan, zâlim, ve haksız bir kavimdir. Eğer, Sen, benim seciye ve tutumumu onlardan sormadan önce, onlar, benim Müslüman olduğumu duyar, öğrenirlerse, muhakkak, Senin yanında bana, akla gelmedik iftirâlarda bulunurlar! Sen, beni, onlara önceden ...

Devamını Oku »

Abdullâh b. Selâm’m Peygamberimizi Tasdiki :

Peygamberimiz, Yahudîlerin bayram günlerinde, Avf b. Mâlik’i yanma alarak Medine’deki Yahudi kilisesine gitti. Yahudiler, Peygamberimizin gelmesinden hoşlanmadılar. Peygamberimiz, onlara : «Ey Yahudi cemâati! Siz, bize on iki kişi büdiriniz ki, onlar, Allâh’-dan başka tanrı olmadığına ve Muhammed’in Resûlullâh olduğuna şehâdet etsinler de, gök altındaki yer yüzünde bulunan bütün Yahudîleri, uğrayacakları İlâhî gazap ve azaptan beri çeksinler!» dedi. Sustular. Peygamberimizin yanma ...

Devamını Oku »

ABDULLÂH b. SELÂMIN MÜSLÜMAN OLUŞU

Abdullâh b. Selâm, Hz. Yûsüf sülâlesindendi (1). Medine Yahûdîle-rinin ulularından ve âlimlerindendi (2). Kur’ân-ı eKrfm’de işâret edilen İsrail oğullan âlimleri (Şuarâ : 197), beş kişi olup bunlardan birisi Abdullâh b. Selâm’dı (3). Asıl ismi Husayn idi. Müslüman olunca, Peygamberimiz ona Abdullâh ismini taktı (4). Babası Selâm da, Yahûdî âlimlerindendi. Abdullâh b. Selâm der ki: «Ben, Tevrât’ı ve tefsirini babamdan öğrenmiştim. ...

Devamını Oku »

0. SÛUEYMİN, E. B. MÂLİKİN ve E. TALHA’NIN MÜSLÜMAN OLUŞU

Resûlullâh’a on yıl hizmet ettim. Resûiullâh, beni ne dövdü, ne bana kötii bir laf söyledi, ne de, yüz ekşitti.» (12) «Vallâhi, seferde ve hazerde Resûlullâh’a on yıl hizmet ettim. Bir kerre bile bana iif! demedi. Yaptığım bir şey için (Ne diye bunu, böyle yaptın?) dememiş, yapmadığım bir şey için de (Ne diye şöyle yapmadın?) dememiştir. Resûlullâh’a on yıl hizmet ettim. ...

Devamını Oku »

İSLAM TARİHİ MEDİNE DEVRİ I

Başka rivâyete göre: Ümm-ii Süleym, Ebû Talha’ya: «Sen, filânca-larrn komşumuz kadma yaptığını gördün mü? O, onların yanlarındaki emânetini isteyince, geri vermeğe yanaşma-yıverdüer!» dedi Ebû Talha «Ne kötü etmişler!» deyince, Ümm-ü Süleym: «İşte, o fi-lâncalar, sensin! Oğlun da, sepin yanında Allâh’ın bir emâneti idi Onu geri aldı!» dedi (7). Daha başka bir rivâyete göre: Ümm-ü Süleym, gecenin sonuna doğru, kocasına: «Ey ...

Devamını Oku »

Û. SÜLEYM’İN, E. B. MÂLİKİN ve E. TALHA’NIN MÜSLÜMAN OLUŞU

TaEbû Talha : «Evet!» deyince, Ümm-ü Süleym: «Sen, yerden biten ve filân oğullarının Habeşî kölesi tarafından yontulan bir şeye tapmağa utanmaz mısın? Sen, Allâh’dan başka tanrı bulunmadığına ve Muhammed (A.S.) in Resûiullâh olduğuna şehâdet etsen de, ben, senden bundan başka Mihr istemeyerek, sana varsam olmaz mı?» dedi. Ebû Talha: «Bırak beni, bir düşüneyim!» dedi, gitti. Düşünüp taşındıktan sonra, geldi. «Bana ...

Devamını Oku »

Bedir Savaşına Katılıp Mücâhidlere Hizmet Etmeyi ve Şehid Olmayı Dileyen Ümm-ü Varaka’nm Şehidlikle, Müjdelenmesi

Ümm-ü Varaka, Bedir gazâsına çıkarken Peygamberimize: «Bana müsaâde et, Seninle birlikte çıkayım. Yaralılarınızı tedâvî eder, hastalananlarınıza bakarım. Olur ki Allâh, beni şehidliğe erdirir.» demişti. Peygamberimiz : «Muhakkak ki, Allâh, senin için, şehidlik hazırlamıştır.» dedi ve kendisini «Şehide» diye anardı. Ümm-ü Varaka, Hâfızdı ve Peygamberimizin emriyle ev halkına İmamlık ederdi. Ümm-ü Veraka, Hz. Ömer’in halifeliği devrinde erkek ve kadın uşaklarının sû-i ...

Devamını Oku »

Mûcizeli Bir Akşam Yemeği :

Ümm-ü Âmir der ki : Resûlullâh’ın, Mescidimizde akşam Namazım kıldığım görünce, evime gelip hemen biraz yufka ekmekle kuru üzüm (veyâ hurma pekmezi) getirdim : (Babam anam Sana fedâ olsun, ye!) dedim. Resûlullâh, Eshâbma : (Yeyiniz, Bismllâh!)dedi. Kendisi, kendisiyle birlikte gelen Eshâbı ve evde bulunanlar da, ondan yedüer. Varlığım, kudret elinde bulunan AJlâh’a yemin ederim ki, gözlerimle gördüm : 40 kişilik ...

Devamını Oku »

Evs Kabilesinden Olanlar :

Leylâ bint-I Nettik,Sübeyte bint-i Rübeyyi,Cemîle bint-i Sayfiy,Ümmü Âmir bint-i Süleym,Ümeyme bint-i Ukbe,Cemile bint-i Ebî Sinan,Amîre bint-i Ebî Hasme,Ümm-ü Süheyl bint-i Ebî Hasme,Ümeyme bint-i Ebî Hasme,Amîre b;>nt-i Sa’d,Vaksâ bint-i Mes’ud,Nevâr bint-i Kays,Ümm-ü Abduilâh bint-i Âzib,Ümm-ü Abs bint-i Seleme,Hind bint-i Mahmud,Ümm-ü Manzur bint-i Mahmud,Ümm-ü Amr bint-i Mahmud,Ümm-ü Rübeyyi’ bint-i Esrem,Süheyme bint-i Eşlem,Lübâbe bint-i Eşlem,Ümm-ü Abiuliâh bint-i Esîem,Selâme bint-i Mes’ud,Lübnâ bint-i Kaıyzıy,Leylâ bint-i ...

Devamını Oku »

Evs Kabilesinden Olanlar :

Leylâ bint-4 Hatîm. Herkesten önce, iki kızı ve kızının oğluyla birlikte gelip Peygamberimize bey’at etmişti.Rebâb bint-i Nûman.İkreb bin M Muâz.Hind bi<ıt-i Sknâk.Omâme bint-i Sim âk.Ümm-ü lyâs bint-i. Enes b. Râfi’.Omm-ül Hakem Veddeh bint-i UkbeÜmm-ü Sâ’d bint-i Ukbe.Havle bint-l Ukbe.Amire bint-i Yezîd.Ümm-ü Âmir Fükeyhe (veyâ Esmâ). birlikte gelip Peygamberimize bey’at etmişti.

Devamını Oku »

İSLÂM TARİHİ MEDİNE DEVRİ I

Berâ’ b. Âzib : «Resûlullâh’ın Eshâbmdan bize ilk gelen kişiler, Mus’-ab b. Umeyr ile îbn-i Ümm-ü Mektûm’du. Bunlar, halka Kur’ân okurlardı.» der (6).Üçüncü Akabe Bey’aü ve Medine’nin Kur’ân’la Feth Olunuşu : Nübüvvetin 13 cü yılmda Akabe’de Peygamberimize îmân ve bey’at eden Medine’liler 73 erkek, 2 kadmdı. Medine’de hemen hemen Peygamberimizin ismi anılmayan ev kalmamış gibiydi (7). «Hiç bir şehir, kolay ...

Devamını Oku »

Yeryüzünde İlk Selâmlaşma Hâdisesi:

Yüce Allâh, Hz. Âdem’i yaratınca, ona «Haydi, Meleklerden şurada oturanların yanlarına git de, onlara selâm ver ve senin selâmını nasıl aldıklarını işit. Çünki, bu, hem senin, hem de, senden sonra gelecek zürriyetin için selâmlaşma örneği olacaktır!» dedi. Bunun üzerine, Hz. Âdem, Meleklere (Esselâmü aleyküm = selâm olsun sizlere. Kazâdan, belâdan selâmette kalasınız!) diye selâm verdi. Onlar da (Esselâmü aleyke ve ...

Devamını Oku »